19 Mart 2013 Salı

Blog Hocam da Çekiliş Var :)

      Sanırım sitesini birçoğunuz bilir diye düşünüyorum. Ben blogumdaki yazılar, fotolar çalınmasın diye araştırma yaparken buldum kendisini, çokta iyi oldu, becerebildiğim birkaç değişiklikte yaptım bu sayede, sizlerde bir bakın, mutlaka size göre birşeylerde vardır içinde. Bayan izleyicilerinin artması nedeniyle, böyle bir güzellik yapmış sağolsun, bende böylelikle katılmış oldum. Kimbilir...belki de şanslı kişi ben olurum :) '''Türkiye’nin blog dostu sitesi Blog Hocam, okuyucularına hediye dağıtmaya devam ediyor. Bijoux Room sponsorluğunda düzenlecek çekilişte 3 kişi birbirinden şık ve güzel yüzük kazanacak. [Çekiliş Sayfası]''' Çekiliş metninin HTML kodları *

18 Mart 2013 Pazartesi

DOLU DOLU

     Pazar günü, aylık günümüz vardı, arkadaşımızın birinin annesi rahatsız olduğundan, Bolu da yapacağımız toplantıyı Ankara da, brunch olarak yapalım dedik. Sabah 10 da toplandık, eğlenceli, bol gülmeli oldu her zamanki gibi, bolca enerji topladım yine, yine yanaklarım ağrıdı gülmekten :))) 
     Günümüz bittikten sonra, sevgili Ezgi cim, bizi güzel bir sofra hazırlayıp davet etmişti, arkadaşlarımızla vedalaşıp hemen Ezgi ye gittik. Kuzusu, Zeynep Duru bizi kapıda bekliyordu. Yavrularımız oynarken biz de harika bir rakı-balık zevki yaşadık, yine bol kahkahalı, bazen hüzünlü ama tam anlamıyla gerçek bir akşam geçirdik. Canım arkadaşım, ellerine sağlık, herşey mükemmeldi, kızımda bizde çok eğlendik :)
      Geç saatte ayrılabildik Ezgi den, kuzumu anneme bırakıp kaçtık eve veee bu kadar dolu dolu ve eğlenceli bir gün sonunda, yorgun düşmüş olan bedenimizi yatağa atıverdik :)

Oddü Yüzme Havuzu(Yüzme Öğreniyor 1)

     Dolu dolu bir hafta sonu daha yaşadık ailece :) En önemli saatlerimiz de,  yüzme kursuna başladığı saatlerdir. Hiç bu kadar heyecanlanacağımızı düşünmemiştim. Sanırsınız ünv. sınavına giriyor bizim pıtırcık :))) İLk kez böyle bir faaliyete ve tek başına gönderiyoruz. Yani bizi havuza almadılar, içerde ne yaptığını sadece kuzumdan ve öğretmeninden dinledik. Ben kuzumu hazırladım ve havuz başındaki merdivenlere kadar refakat edip, öğretmenine teslim ettim. Tam 1 saat sonra, öğretmeni beni aramadan, ben dayanamayıp, gidip kuzumu alayım dedim, baktım, öğretmeniyle havuz kenarına oturmuşlar, ayakları suda, bıdır bıdır konuşuyor bizimkisi :)))
      Yanıma gelince...ohhh kurtuldum...tarzında bir havası yoktu, bu iyi birşey. Duşunu aldı, üzerini giydirdim, saçları kuruladım..vs. Yüzdünmü kızım, nasıldı deyince, beni resmen azarladı: 'yüzmedim beeeen' diye. Sadece havuzu sevdirme çalışmaları yapmışlar, birazda suya girmişler, öğretmeninden ve tahtasından tutunarak, bu arada suya batmış, öğretmeni de boynundan tutup çıkarmış kuzumu, tepki vermemiş, ağlamamış, sadece yüzünü silmiş :))) Maşallah.
     Havuz sonrası hem açlık, hem de uyku başgösterince, oracıkta bulduğumuz bir cafe de yedik birşeyler, kuzum arabaya girer girmez uyudu kaldı.

8 Mart 2013 Cuma

Bilgisayar Kurdu

     Dün akşam üzeri saat 16:45 suları bir telefon, baktım ki telefondaki ses, benim bıcırık, sevimli ve şakrak kızım. 'anne senin işyerine deldik biz, Beştepe yeee' diye çığlık çığlığa, sevinçle bağrınıyor :))) Ciddi mi falan derken, bir taraftan da camdan bakıyorum. Annem de geldiklerini onaylayınca :))) Alem bunlar yaa, 2 dolmuş yapmışlar gelmek için, zaten aşkımın o tarafta işi vardı akşam, hatta gelmek isterlerse alabileceğini söylemişti, haber ver annene demişti, daha ben aramadan baktım gelmişler kapıya. Üzüldüm de, bu soğukta o kadar yoldan nasıl geldiler, annemin eli poşet dolu, e birde kuzum :( Neyse annem cebbaldir, cesurdur, gözü karardımı, yapmıyacağı, yapamıyacağı yoktur( bu yönümü annemden almışım).
     İndim hemen aşağıya, anahtarı verdim anneme, kızımı kucak dolusu kucakladım, sarılıp okşadım, ne çok özlemişim, bakışını, kokusunu, mimiklerini, tenini...
     17:30 da da koşarak eve gittim ama kuzu yeni uyuyakalmış. Uykuda seyredip kokladım kuzumu, yemek faslından sonra uyandı kuzucum, yine bol bol sarıldık, yemeğini yedirdim, odasını özlemiş ve oyuncaklarını. Anneannesi yeni bebek ve CD. almış kızıma, onları izledi.
     Bir ara bir baktım babası kuzumu kucağına almış, geçmişler bilgisayar başına. kuzumun bilgisayar deneyimi yok, sadece çok nadirde olsa babası ona çocuk şarkıları dinletirdi. Yani çocuk oyunlarından bihaberdi. Bende bundan gurur duyarak anlatırdım çevreme 'benim kızımın bilgisayar oyunu siftahı yok' derdim. Kızım bilgisayar çocuğu değil, oyun çocuğuydu ama herşeyde olduğu gibi, bununda bir ilki varmış. aşkım açmış bir güzel bebek giydirme oyununu, kuzuya öğretiyor, oda şıkıdık şıkıdık giydiriyor :))) Sonra da bırakmış tek başına kuzumu, 'nasılsa tek başına yapabiliyormuş' :))) 

     Uyuma zamanı geldiğinde...yok Allah kalkmıyor oyunun başından,birde itiraz öğrenmiş anneannesinde, 'hayır' diyor, bir daha oynuyacakmışşşş... :(((
     Korkmalımıyım acaba....bilgisayar kurdu olmasından :)))
Not: Bizi unutmuş, anneannesiyle yattı gece, hatta bunu tutturarak yaptı, bol itiraz vardı kızımda. Sordu kreş ne zaman var diye, dedim 3 gün daha var. Çok sevindi, girdi anneannesinin koynuna uyudu.

6 Mart 2013 Çarşamba

Tüik Çocuk

     Daha önce de yaptığım bir uygulama idi bu. Yaklaşık 2,5 yıl önce yapmışım, sonuçlar şurda. Türkiye İstatistik Kurumu nun çocuklar için yaptığı istatistik  ile kuzumun ortalama boy-kilo değerlerinin aslında kaç olması gerektiğine bakmıştım. Sonuçlar gayet iyiydi. Tabi o zamanlar Pediasure Plus kullanıyordu. Şimdiki sonuçlar şöyle(yorum sizin);

Senin yaş ve cinsiyetine göre boyun Türkiye ortanca değerinin 2cm altında.

Senin yaş ve cinsiyetine göre kilon Türkiye ortanca değerinin 2kg altında. 

     Yaptığım bir araştırmaya göre; 2,5 kilo ve 48 cm. altında doğan çocukların %80-85 i normal doğan çocukların boyunu yakalarmış, geri kalan ise kısa kalırmış. Bunda büyüme hormonunun etkisi çok fazlaymış. Beslenme ve spor ile boyda artış mümkünmüş ama b.hormonu eksikliği var ise, uzama tedavisiz mümkün değilmiş. kuzum doğması gereken zamanda, ancak 2,200 gr. 45 cm. doğdu. Buna rağmen, normal doğan çocuklarla aynı oranda büyüme hızıyla devam ediyor, ancak doğduğunda düşük kilo ve eksik boy ile dünyaya geldiğinden...aynı seviyeye gelemiyor onlarla. Yine de çok sağlıklı olması, az hastalanması..vs. bizi sevindiren durumlar. Şükürler olsun bugünümüze.

    

5 Mart 2013 Salı

Handy Kids Açıldı

  
     Nurturia dan tanıdığım bir arkadaşım Nihal, ayrıca poyrazligunler bloguna da uğramayı sevdiğimden takipteydim kendisini. Çok hoş bir alışveriş sitesi açmış ama nasıl birşey, çocuklarımızın gönlünce aktivite yapabileceği, yeteneklerini geliştirebileceği setler getirtmiş İngiltere den, oradaki marka ve ürün satışı hakkını almış.
     Baktım inceledim, ne iyi etmiş, ilk fırsatta kuzu için bu setlerden alıcam, kendinin seçmesini istediğimden beklemeye aldım sipariş işini.
     Çocuklarına evde aktivite yaptırmak için malzeme bulmakta zorluk çeken yada gezmelere gittiğinizde çocuğumda şurda oyalansın istiyorsanız, mutlaka bunlardan yanınızda bulundurun, çünkü setlerin içinde herşey var, yanında makası, kalemi, yapıştırıcısı..vs.
    www.handykids.com.tr sitesini mutlaka inceleyin derim.


4 Mart 2013 Pazartesi

KUZUM 5 GÜN YOK

     Dün akşam kızım yanımızda değildi, ev bomboş, sesi kesik, ışığı kapalıydı evimizin. Kuzumu dün akşam anneannesine bıraktık tam 5 günlüğüne, öyle istedi kuzucum, çok özlemiş, çok istedi anneannesini, adeta yalvardı, saatleri saydı gitmek için. Dayanamadık götürüp bıraktık kuzumu. Aslında anneannesini çok seviyor biliyoruz ama derinlerde yatan 'kreşten kaçma' düşüncesi nedeniyle, anneanneye gitme arzusu daha ağır basıyor, bunuda iyi biliyoruz. Sevemedi, bir türlü sevdiremedik yeni öğretmenini kuzuma. Öğretmeni, ilkokul öğretmeni gibi, daha sert ve kuralcı. Kreş öğretmeni böyle olmamalı bence, daha sevimli, daha sevecen olmalı.  geçen sene gittiği kreşteki öğretmenlerine bayılıyordu, çok sevecenlerdi, alıp kucaklarına severlerdi kızımı, saçlarını yapar, kıyafetlerini överlerdi.

     Çocuk bu işte, bunlardan mutlu oluyor, aktiviteleri kuralcı olarak değil de, oyunlarla yapmak istiyor. Sanırım, şansımız olursa, önümüzdeki sene, yine eski kreşini düşünüyoruz kuzum için. İnşallah kabul ederler. Tek istediğimiz, her anne-baba gibi, çocuğumuzun mutluluğu.
      biraz limoni bu aralar, sanki hasta olucakmış gibi olup, tam hasta da olamıyor, vücudu direniyor hastalığa. Burnu tıkalı. Bir türlü burnunu temizlemeyi öğretemiyoruz kuzuma :))) Hep içine çekiyor, hadi dışına yap desekte, çok az yapabiliyor bunu, öyle olunca da tıkalı kalıyor burun. Sprey sıkıyorum ama yine içine çekiyor. 'Anne tıkalı buruno buruno alın bana' diyor :))
     Cumartesi günü nerden çıktıysa, yanıma gelip benden örtü istedi, başını örtecekmiş anneannesi gibi. Atkı verdim, benim bastonu da almış eline, kambur kambur geziyor ' torunum, torunum gel' diyerek anneannesini taklit ediyor :)))
     Sonra baktım atkıyı çıkarmış, beline sarmaya çalışıyor, benden yardım istedi başaramayınca. Anneannesi beline hep üstten kuşak bağlar, oda aynını yapıyormuş :)))

1 Mart 2013 Cuma

Sabah Şekeri

      henüz 49 aylıkken çekilen bazı fotoğraflarını, arşivi karıştırırken buldum. Çok ilginç ama hiç atmamam gereken bir klasöre atmışım bu fotoları.
     4 yaş doğum gününde  İlknur ablası hediye etmişti mantoyu, çokta severek giydiriyorum kızıma. Tekrar tşkler İlknur cum. 

     

MİM :)

     Sen olmasan ne yaparım ben Bahar cım :) Hemen başlıyorum yanıtlara;

                                                                (resim internetten alıntı)
1- En son kime yalan söyledin? Neden?
(isim ve ayrıntı veremem)Bir akrabaya söyledim, ne kadar üzüldüğümüzü anlasın diye :(

2- Biz okumuyoruz farz et, kendine bir itirafta bulun..
Ben nasılım biliyormusun?;kendime söylediğim herşeyi...(kendimle ilgili),herkese söylerim.

3- En son severek okuduğunuz kitap hangisi?
Müjdat Gezen in Hayatı

4- Şuan istediğin işi mi yapıyorsun?
Hayır...hiç masa başı işi düşünmedim hayatımda ama şartlar muhasebeci olmaya zorladı. Ekmek parası ve öncesinde çıkan fırsatları değerlendirmemiş olmam diyeyim.

6- Öleceğini bilsen ömrünün son zamanlarını nerede, kimle geçirmek isterdin?
Eşim, kızım, annem-babam, kardeşlerim ve sevdiğim arkadaşlarımla birlikte, memleketim Trabzon da olmak, öldüğümde ise köyümdeki mini mezarlığa gömülmek isterdim.

7- Favori şarkıcın ve şarkısı?
Sanat Müziği söyleyen, tok sesli tüm şarkıcıları severim, şu sıralar ise alakasız ama eğlenceli geldiğinden Demet Akalın ın Türkan şarkısına bayılıyorum :)

8- Her bölümünü heyecanla takip ettiğin bir dizin var mı?
Hem var hem yok, fırsat bulursam Muhteşem Yüzyıl, Benim İçin Üzülme ve Umutsuz Ev Kadınları nı izliyorum :)

9- Keşke..?
Şu sıralar;çalışmasam, yaz gelse...

10- Kötü alışkanlıkların var mı?
Sigara içiyorum, alkolü ise ortam oldukça alıyorum. Kumar da var ama Türkiye de kumarhane olmaması nedeniyle oynayamıyorum :)) Unutmadan...güzel bayanları izlemeye ve güzelliklerini onlara söylemeyede bayılıyorum :))) Ben erkek olmalıymışım...

11- Sence ideal eş nasıl olmalı?
Ben nerdeyse ideal bir eşe sahibim, yani kendi isteklerim doğrultusunda söylüyorum bunu. İdeal eş: eşine evde her konuda yardımcı olan(temizlik,yemek,çocuk bakımı), konuşup anlaşmayı becerebilen, romantik, ailesini herşeyin, herkesin üstünde tutan kişidir. Zamanını, ilkönce ailesiyle geçirmek isteyen kişidir.

Cevaplamak isteyen tüm izleyenlerime gönderiyorum bu güzel mimi :)