(bu foto küçük hanımın eseriymiş)
Pazar günü eşim nöbetçiydi, bizde birlikte önce, kartopu oynamak için dışarı çıktık ama yerde kar kalmamıştı, araba üstlerinden bulduğumuz kadarıyla idare ettik. Ellerim buz tutunca ikna edip Armada Çocuk Müzesine gitme kararı aldım. http://t24.com.tr/haber/teknoloji-harikasi-34cocuk-muzesi34-acildi-ankara-aa/173977 ilgili linkten bilgi alabilirsiniz. 1 gün önceden zaten söz vermiştim buraya gidicez diye. Tesadüfen saat 2 de başlıycak guruba denk geldik, bizde girdik. Biz diyorum çünkü tek başına girmek istemedi :( Önceleri yanımdan ayrılmadı, hatta hep sarıldı bacaklarıma ama yarım saat kadar sonra açıldı kabak çiçeği gibi :))) Beni nerdeyse unuttu diyebilirim. Hep tlf.dan çekmişim fotoları, şimdilik buraya aktaramıycam.
Gitmek isteyenler için gerçekten tavsiye ediyorum. Öncelikle vahşi yaşam bölümünde, hayvanlar tanıtılıp, haklarında bilgi verildi, çoğuna hareket ve ışık özelliği vermişler, çok eğlenceliydi, çocukların katılımı ön plandaydı ve öğretmenleri de çok içtendi. Yaklaşık 1,5 saat sürdü gezimiz. ikinci olarak dinazorların bölümüne geçtik, tüm çocuklar tiyreksin ismini biliyordu, benim kide dahil, ilk olarak onu sordular. kızım Tiyreksi, benim annem bir dinazor filminde görmüş. Hepsinin önünde fotomuz var ama tlf. da malesef. Atamadım bilgisayara ne hikmetse, yardım alınca atıcam söz. Dinazor tanıtımından sonra, ortaya bir kum havuzu yapmışlar, içinde de belliki dinazor iskeleti var ama üzeri kapalı, öğretmenleri çocukların eline uzun saplı fırçalar verdi, nasıl yapılacağını göstererek, dinazor iskeletini ortaya çıkarmalarını sağladı. kuzum bundan da çok hoşlandı:' ben yaptım öğretmenim' diyerek heyecanlandı :)))Gerçekten harika bir deneyimdi onun için :) Sonra çiftlik yaşamına geçtiler. Ali baba ve hayvanları hakkında, unun nasıl yapıldığı, ineğin nasıl sağaldığı uygulamalı olarak gösterildi. Tabi maketler üzerinde. Sonra da 4 mevsimin canlandırıldığı bölümlere geçildi, çocuklar ençok kış mevsimini sevdiler, çünkü yukardan kar niyetine köpük fışkırdı üzerlerine :))) En son olarakta, çember yapıp oturdular, neleri sevdiklerini, neler öğrendiklerini sordu öğretmenleri, onlarda tek tek cevapladılar. Video ya aldım kuzumu :) Armada içinde Penti idi sanırım, mağaza sahibi, hemen mağaza önüne dilek ağacı koymuş, hemen sarıldı kırmızılı kutuya, baktım üzerinde AŞK yazıyor, kızım bırak diyorum, eğitimi seç, sağlığı seç, huzuru seç, dinlemez beni :))) Aldım hepsinden birer tane
Yaklaşık 1 haftadır burnu akıyor , her akşam bir demlik limonlu, ayva yapraklı, zencefilli, çörekotlu, naneli, elma kabuklu ıhlamur hazırlıyorum, ailece içiyoruz. Şifa olsun, hastalıklar uzak olsun hepimizden, herkesten.
Uyku vakti gelmeye başlayınca, aşağıdaki hali alıyor, hafif kaykılıp yayılıyor ve tablet veya tlfu alıp oyun oynuyor, keyifçi kızım benim :)
Pazartesi okula gidince, kapıdan girer girmez öğretmenine müzeyi anlatmış, ne kadar çok etkilenmiş sevmiş demekki :)Sonra sinema yı, dilek ağacını..vs. babası,kızımın lafı bitmeyince, bir türlü çıkamadım sınıftan diyor. Herkese eğlenceli haftalar diliyorum :)
2 yorum:
ayas ı merak ettim aslında gülce yi götürmeyi düşündüm ama kaldı öyle:)
ben beğenmedim ama Naz beğendi Bahar cım,belki Gülce de beğenir :)
sevgiler...
Yorum Gönder