22 Ekim 2019 Salı

Ekim Bitmeden

     Kızımın 3 haftalık Hızlı Okuma Kursu bitti ama biz de ailece bittik resmen. İki bayan kızlarımızla 3 hafta sonu boyunca cumartesi-pazar günlerimizi kapatarak Kızılay ve çevresini mesken tuttuk. Kızları kursa atar atmaz nereleri keşfedip gezelim derdindeydik. Her gün başka bir şemt yada sokağına aktık Ankara nın. Yıllardır unuttuğum yerleri gezdik, yüzlerce mekan değişmiş, çok çok kalabalıklaşmış yada ben unutmuşum bu kalabalığı. Yaklaşık 4 saat süren kurs çıkışına inanın bazen ucu ucuna yetiştik :)) Ayaklarımız sızlasa da şikayet etmedik yürüyüş oldu diye. Sonunda kendimize ve eve vakit ayırabildik geçtiğimiz hafta sonu.
     Kursun faydasını zamanla göreceğimize inanıyorum. Kızımın okuma hızının arttığını görüyorum. Bir de yazılı metine bakarken üstten göz gezdirdiğinde konuya hakim olabiliyor artık. Gördüğünü hafızasına kazıyor yada resmini çekiyor sanırım ve unutmuyor.

Uğradığımız bir cafe de bizi karşılayan tontonlar :)


Anacığım geldi memleketten. Gelir gelmez aşure ayıdır deyip kolları sıvadı, nasıl özlemişiz hepimiz. Son günlere yetiştiğinden hızlı bir salça, konserve yapımı telaşına girdi. Eski günler geliyor böyle anlarda aklıma. Evin küçük kızı olduğumdan hem hiç bir iş yapmayan ama her işe maydanoz olan da bendim küçükken. En sevdiğim şeyler böyle telaşlı günlerdi. Yazlık kışlık işlerimi yapılacak, halı yıkama mı dersin, yok yün çırpma mı? Hepsinin ortasına oturur karıştırırdım ortalığı. Üstümü başımı kirletir, ıslatır, yünleri dağıtırdım. Bir taraftan da annemin bir bakışından korkarak gizli gizli bulaşırdım işlere :)) Şimdi benzer şekilde davranıyor benim kızımda. Eşim beni engelleyip işimi zorlaştırmasın diye kızımı yolluyor odasına vs. ben de hemen çağarıyorum yanıma tekrardan, eski günler aklıma geliyor. Ben de böyle yapardım, bu günler evde ayrı bir eğlence gibi gelirdi bana diyorum :)) Bırak karıştırsın, baza altlarından çıkacak çocukça hazineler bulsun benim gibi :)) Ellerini salçaya bulaştırsın, yüzünü gözünü öpeyim. Koşturmaca da iş çokluğunda kızım ezilmesin, keyfini sürsün diye :) Neyse, nerden nereye geldim di mi? :)
Annemin evinde işler bitince kahve keyfimiz :)
    Yeni kitabım Halide Edip Adıvar ın Mor Salkımlı Ev'i. Çok isteyerek alıp okuduklarımdandır kendisi. Eğitim Pınarı sağolsun, sayesinde farkettim bu kitabı. Tabi daha ayrıntılı yorum isterseniz verdiğim linkten ulaşabilirsiniz. Eski İstanbul'u, zamanında kadının toplum içindeki yerini, eğitim şeklini, Halide'nin çocukluğunu ve evliliği ile birlikte yaptığı çalışmalar ve yolculuklarını anlatıyor. Severek okudum ancak, eski kelimeler beni çok yordu, sürekli dipnota bakınca dikkatimi dağıttı diyebilirim.

      Kızımın okulunda uçurtma yapımı etkinliğine katıldık. Eşim de ben de bu konuda sıfır bilgiye sahibiz. Hal böyle olunca öğretmenden çokça yardım alarak uçurtmamızı ailecek tamamladık. Geçtiğimiz hafta Uçurtma Şenliğinde bizim kuş uçacak mı diye bakacaktık ama kızım haftalarca kursa gidip gelmekten öyle bunalmış ki, şenliğe katılmaktan son anda vazgeçti. Fırsatını bulursak denemek istiyoruz, bakalım.


Birazda Mia'dan görüntü koyayım;

Ortadaki fosforlu gözleri farkettiniz mi?
Çiko'nun yanına uzanıp izler bal gözlüm :)
Gözler :))))

32 yorum:

deeptone dedi ki...

ha haaa kurs, annelere çok yaramış ha haaa :) fosforlu cevriyenin gözleriii, ay uçurtma şampiyonluğuuuu :) anne aşure salça çok duyguluuuu :)

*mehtap dedi ki...

Hızlı okuma öğrenmek güzel aslında çocuklar için,malum çok çalışmaları,çok okumalrı lazım.
Ankara Kızılay'da taa yıllar önce bende üniversite hazırlık kursunagitmiştim.Hey gidi hey..Özledim Ankara'yı.
Kedinizde çok şirin:)

Yurdagül Çelik dedi ki...

Ankara'da bu gittiğiniz kafeyi merak etttim.Acaba hangi semtte?Çok sevimli yaşlılar :)

EĞİTİM PINARI dedi ki...

Öncelikle kızınızın hızlı okuma kursu hayırlı olun. Gerçekten çok faydalı bir çalışma. Gelecekte kızınıza çok faydası olacaktır. Bu konuda kısa bir uyarıda bulunmak iterim müsadenizle: Verilen egzersizleri eğitim bittikten sonra da bir müddet yapmaya devam etsin, kurs biter bitmez çalışmalara ara vermek bu konudaki verimi düşürür.
İkinci olarak annenizle ilgili anılarınızı keyifle okudum. Çok güzeldi.
Üçüncü olarak blogumu referans göstermenizden dolayı çok duygulandım. Çok çok teşekkürler. Sevgilerle Ferda Hanım.

Derya dedi ki...

Haftasonu rutininiz yaklşık 3-4 yıldır bizim de yaşadığımızla aynıymış :) bu yıl değişti, kendimizi büyük bir boşlukta hissediyoruz arkadaşımla hatta zor görüşüyoruz. Çocuklar ev yaşamının ister temizlik ister kışlık ne iş varsa bencede karışmalılar benim oğluş var ama o da payını alıyor ev ortamından, ucundan tutturuyorum illaki. Pisicik çok ama çok tatlı :)

lovehouse dedi ki...

Deep :))) İyi bir kaçış oldu bize bu kurs. Çocuklara onları beklerken nasıl sıkıldığımızı anlattığımızda bize inanmadılar zaten :))
Uçuramadık uçurtmamızı ama yapımını en birinci bitiren bizim aile idi :))

lovehouse dedi ki...

Mehtap, Çok sınav ve çok okul var önünde :)
Eskisi gibi değil, daha çok korkutuyor beni Kızılay, her an herşeyin olabileceği düşüncesini atamıyorum üzerimden oraları gezerken.
Bir ara anı tazelemek için gezmeye bekleriz Ankara mıza :)

lovehouse dedi ki...

Yurdagül Hanım, Kızılay da eski Gima nın üstünde Melbo vardı hatırlar bilirmisiniz bilmiyorum ama eski Ankara lılar hep bilir burayı. Yemek yer, canlı müzik dinler dans ederdik eskiden.Şimdi Gima nın yerinde büyük Koton mağazası var. Melbo nun ismini ise Moda Cafe yapmışlar. Çok hoş bir yer, dekorasyon özel olmuş :) Biz bir kahve molası için uğradık ama çok sevdik :)

lovehouse dedi ki...

Fatih bey, eğitimci olarak fikriniz benim için önemli, iyi birşey yaptığımı hissettim siz yazınca :)
Hergün olmasa da 2 güne bir egzersizlerine devam ediyor. Öğretmeni Taner bey, bu ömür boyu sürecek bir eğitim demişti, çok haklısınız.
Anılarımı beğendiğinize sevindim teşekkürler :)
Ne demek, ben sizden görerek almıştım kitabımı ve hatırlatma, tanıtım yaptığınız için ben teşekkür ederim :)

lovehouse dedi ki...

Derya, yok ben her hafta aylarca böyle sürdüremezdim, itiraf etmek gerekirse zevkli olmasına karşın benim için çok yorucu oldu. 3 hafta boyunca evde temizlik yapamadım, nerdeyse yemek yapamadım bile diyebilirim :))) Hafta içi evde olsaydım senin gibi sevebilirdim tabi. Ne güzel, özellikle erkek çocuklarına böyle alıştırmalar yaptırmak gerekli. Kızlar zaten bir şekilde yatkın olup işin ucundan kendileri tutuyorlar.
Sevgilerimle :)

Geçmiş Bahar Mimozası dedi ki...

Yaa siz Ankara'da mısınız? Bir ayrı sevindim şimdi nedense :)

EĞİTİM PINARI dedi ki...

Çok teşekkür ederim.:)))

lovehouse dedi ki...

Geçmiş Bahar Mimozası, eveet Ankara da yaşıyorum :) Neden seviyormusun burayı yada burada mı okudun, yaşadın? :)

Velhasıl Galata-Taner KOÇ dedi ki...

Kurstu,kitaptı okuyup zihnimde kalanları yazayım dedim, beni en çok etkileyen "memleketten gelen anacağım" kıymetli cümlesinde kaldım. Annenize olan bağlılığınızdan çok etkilendim. Sağlık ve afiyetlerinde gönlümüzün en kıymetli köşelerini onlara ayırabilmek, vakit geç olmadan, henüz anne kokan o ellerini uzun uzun koklayarak öpmek nasıl da güzeldir. Anacığınızla çocukluğunuzda yaşadığınız unutulmaz anların kendi çocuğunuzun da yaşamasına fırsat vermenizi de takdir ettim. Ben hayranım böyle insanlara, tüm kalbimle söylüyorum, eski toprak diyorum bu güruha. Geçmişi olan, fakat hiç geçmeyen, bir o kadar da gelecekten umutlu insanlar. İyi ki varlar,kutlarım sizi.İnanıyorum kızınız da aynısını yapacak. İnanıyorum..

lovehouse dedi ki...

Turgay Bey, kesinlikle ben de okumaya gayret ediyorum :)

lovehouse dedi ki...

Taner Koç,güzel sözleriniz için teşekkür ediyorum. Hepimiz için çok kıymetlidir annelerimiz. Ben anacığım derken daha bir hissediyorum sanki annemin fedakarlığını, sevgisini. Onun hoşgörüsünü belki kızıma aynı derecede aktaramıyorsam da elimden geleni yapmaya çalışıyorum bu koşturmacada.İnşallah kızımda dedeiğiniz gibi kendi evlatlarına daha iyisini yapar. Tekrar teşekkür ediyorum samimi yorumunuz için :)

LerzanKaradan.com dedi ki...

hızlı okuma kursuna ben de katılmıştım ve çok faydasını gördüm.

Çikoya da bayıldımmmmmm çok şeker

Gamze Esra Ersöz dedi ki...

Uçurtma uçurmayalı yıllar oldu. Ne güzel bir etkinliğe katılmışsınız.

maviye iz süren dedi ki...

Canım kurs zamanını ne güzel değerlendirmişsiniz:)
Ankara’nın keşfedilecek çok yeri var eveeet:)
Kediciğin gözleri bir başka güzel:)

EĞİTİM PINARI dedi ki...

Uçurtma yapma etkinliğine de bayılırım. Böyle sosyal etkinlikler harika oluyor.:))

Arif ÖZTÜRK dedi ki...

Birkaç sene aradan sonra Ankara!ya yolum düştü. Kızılayı birkaç saat dolaştım. Birkaç senede bile çok şey değişmiş.

pelinpembesi dedi ki...

mor salkımlı ev Halide e.adıvarın yaşamını anlatan ve
okunması gereke kitaplardan. hızlı okuma kursu çocuklar ya da gençler
için sınavlarda faydalı olabilir ama kendime hep uzak
bulmuşumdur. çünkü kitapları hızlı okumak istemiyorum ki.
yavaş yavaş sindirerek okumak bazen düşünmek uzun uzun
en sevdiklerim..

Ada Deniz dedi ki...

Kedinin gözleri nasıl da güzelmiş öyle. Pek tatlı maşallah...

safransarı dedi ki...

ekim de bitti, gitti.

lovehouse dedi ki...

Lerzan Hanım, ne iyi etmişsiniz, ben de özenmedim değil kızıma :)
Teşekkür ederiz :)

lovehouse dedi ki...

Gamze Hanım, bu işler bizi biraz zorlasada fiziki olarak, içimizdeki çocuk ve kızımızın varlığı işi kolaylaştırıyor :)) Sevgiler :)

lovehouse dedi ki...

Baharım, kaçamak oldu bir bakıma bize :))
Seninle de yapıcaz hele bir yerleş bak neler neler, öperim çok :)

lovehouse dedi ki...

Fatih Bey, katılıyorum kesinlikle, bizde çok zevk aldık ailece :)

lovehouse dedi ki...

Arif Öztürk, değişim gelişimse seviliyor tabi :) Ancak hatıralarının olduğu yada ismiyle hafızalara kazınan yerlerin yıkılması, değişmesi istenmiyor. Ankara denince aklımızda kalan, nerdeyse birçok nesli misafir etmiş mekanlar, hiç değişsin istenmiyor.

lovehouse dedi ki...

pelinpembesi, Mor Salkımlı Ev i okumamış olmaktan utanarak almıştım.
Biz de sınavlardaki katkısından dolayı destekledik bu kursu yoksa haklısınız kitaplar hızlıca anlamadan özümsenmeden okunmamalı :)

lovehouse dedi ki...

adadeniz, çok teşekkür ederiz, aslında bal gözlü, sarı ama makinenin azizliği, yada karanlıktaki fosforun görüntüsü :)

lovehouse dedi ki...

safransarı, ne güzel bir blog ismi :)
Kasımpatı lı Kasım geldi ya :)