28 Ocak 2010 Perşembe

15 AYLIK OLDUN KIZIM...

Güzel kızım dün babişin izinliydi,işlerini hallettikten sonra tlf.da konuştuğumuzda ''kuzuya 2 tane sürprizim var'' demiştide, bir türlü ne olduğunu söyletememişti. Akşam eve gelince aceleyle paketleri açtık,anneannende merakla bekliyordu. Babişin sana çoktandır istediğimiz bebek koltuğundan almış,hemde ne süslü birşeymiş bayıldım doğrusu,diğeride masa sandalye takımı. Hemen atladın,başını koltuğa dayayıp sevdin, 'ayyyyy,ayyyyy' dedin durdun. Ne harika birşeysin sen yaaa...Anneannen 'hayatımda küçücük şeylerden bile mutlu olan birtek kuzuyu gördüm' diyor,çok mutlu bir bebekmişsin. Sandalye masa sana biraz büyük ama kullanamayacağın kadar değil,oturdun,kitaplarını kalemini verdim eline,bayıldın hepsine. Başladın sandalye elinde gezmeye,ordan oraya sürükledin evin içinde. 
Uyku vaktin gelincede bir türlü uyumak istemedin,sanırım yeni oyuncaklarınla oynamak istedin. Birde akşam saçlarımın kesim vakti çoktaaan gelip geçtiğinden kesime gittim iş çıkışı,dolayısıyla da 1 saat geç geldik eve babişinle. Beraber geçireceğimiz vakitte o oranda azaldı,sende ne oyuncaklarına nede bize doyamadın.Bizde sana...
Artık çok daha koyu kıvamlı yiyorsun,yani pütürlü değil,sadece blendırdan geçirilen yemeğini daha koyu kıvamlı veriyorum yiyorsun.Ayrıca eline verdiğim meyveleri kemiriyorsun,akşam babişin ayva dilimi vermiş,yine boğazına takıldı,öksür öksür zor attın ağzından.En güzeli elme ve portakal,daha rahat yiyorsun.Öyle şapır şupur değil ama kemiriyorsun,pütürlü kısmını geri atıyorsun ağzından,suyunuda emsen yeter şimdilik.
Artık yaz tatilini bekliycem seni pütürlü gıdaya alıştırmak için,wc eğitimi için(lazımlığın varlığına ve kullanım amacına aşinasın),dişlerini fırçalaman için(fırçayada aşinasın ve kullanıyorsun tam olmasada).
Banyo delisi oldun çıktın,akşam yine bıcı bıcı yaptık senin isteğinle.Küvetini görür görmez ''bici bici'' diyorsun ve ısrarcı oluyorsun kuzucum.Babişte şaşırıyor(soğuklarda seni haftada bir banyo yaptığımız için)sevincine ve banyo sıklığına.
Akşam eve geldiğimde daha kapının dışında çizmelerimi çıkarıp öyle kapıya vuruyorum; kapıyı çalmamla senin içeriden çığlığını duymam bir oluyor,sevinçle kapıyı açıyorsun ve üzerime atlıyorsun,alkış yapıp olduğun yerde dönüyor,oynamaya başlıyorsun.Gözlerinin içi gülüyor çiçeğim.Hem çok seviniyor hemde sana böyle özlem çektirdiğim için vicdan azabı duyuyor,üzülüyorum.Seni seviyorum,gün içinde çoooook özlüyorum pıtırcığım,ekranımda senin resmin,bazen dakikalarca sana dalıyorum,yüzüm gülüyor,sonra kendime geliyorum,''ne yapıyorum çalış'' diyorum.
Eve geldiğimden yarım saat sonra filan,çok cız oluyorsun,ağlamaklı olarak isteklerini bildiriyorsun,ne istediğini bilmeden birşeyler gösteriyor sonra vazgeçiyorsun,huysuzlanıyorsun.Ama ben senin ne istediğini çok iyi biliyorum bebeğim,sen anneciğini istiyorsun,hep yanında olsun diyorsun ve belkide bana olan sitemini özlemini böyle huysuzluk ederek bildiriyorsun.Bir süre sonra sakin ve sevecen davranarak gönlünü alıyorum ve tekrar eski kuzu oluyorsun.Sevimli,uyumlu...
Sanırım bu ay boyun baya uzadı,dr.a gidince öğrenicez ama bize öyle geldi.

Hiç yorum yok: