18 Temmuz 2013 Perşembe

Hava Ayaz mı Ayaz....

     Hava buz gibi Ankara da, akşamları balkonda oturma keyfimizde kaçtı gitti malesef :( Hiç keyfim yok bu nedenle ama yaratmaya çalışıyorum olabildiğince. Tabi güzel bir yanı var havaların serin geçmesinin; oruç tutanlar biraz olsun nefes alıyorlar, sıcaktan bunalmadan akşamı ediyorlar.
     Kuzumu sorarsanız, oda keyifsiz, parka gidemiyormuş, hava bozuk olunca, yaz günü hasta etmekten korkuyorum kuzumu, rüzgarlı bizim buralar, evde takılıyoruz daha çok. O da sıkılıyor haliyle. 'anne gunlerdir ben parka gidemedim' diyor. Alıştırma kitaplarını çalışıyoruz akşamları. 'hergün çalışırsak, okulda en akıllı olurum dimi' diyor bize :)))

15 Temmuz 2013 Pazartesi

AVM. Çılgınlığı

     Bu hafta sonu hiçbir program yapmadık, 2 günü kendimize ayıralım dedik ama evde de duramadık. Dışarısı sıcak olunca, AVM.leri gezelim dedik. İstanbul yolundaki AVM.leri ve Etlik Forum Ankara yı ve IKEA yı gezdik. Tabi ki eli boş dönmedik, nasılsa bilmem kaç taksit deyip...epeyce alışveriş yaptık...sonu hayrolsun bakalım. Sonra eve gelip, aldıklarımızı seve seve yerlerine yerleştirdik :)))
     Bütün AVM.gezilerimiz boyunca uyumadı, normalde biz dolanırken, O pusetinde uyurdu ama ne olduysa eve gelene kadar uyumadı cadı. Böyle olunca da akşamları geç yattı.
Kocaman kaydıraklara tersten çıkmayı başardı :)
     Esse severler için bir müjdem var; Etlik Forum Ankara AVM. deki Esse de indirimli etiket üstünden ayrıca, %50 indirim vardı. İnsanlar resmen Esse yi kaldırıyordu. Bizde payımıza düşeni aldık tabi, çok mutlu olduk. İnanılmaz indirim ve çeşit vardı, yalnız sadece hafta sonları içinmiş bu indirim. Her Esse de var mı bilmiyorum.
     Pazar akşamı iftar soframıza zor yetiştik, aldıklarımızı yerleştir, balkona yemekleri, kapkacağı taşı derken...en güzeli de herişimiz bittiğinde(yemek yeme faslı da dahil), çayımızı demleyip sigaramı yakıp...ohhh dediğim andı, tabiki balkonda :) Sevgiyle kalın :)

12 Temmuz 2013 Cuma

Cepa da El Falı

     Geçen akşam Cepa ya uğradık, alıcak birkaç eksiğimiz vardı. Önüme el falı makinesi gelmez mi? :) Hemen attım 1TL. Sol elimi uzattım, 15sn. sonra alttan bilgi yazılı kağıt çıkıyor. Benimki şöyleymiş; *Kişisel farkındalığını arttırmalı ve ufkunu her zaman geliştirmelisin(çok doğru söz) *Değişim kaçınılmazdır. gelişim ise bir seçimdir. çizgileriniz seçimde bulunabilmeniz için esnek görünüyor.(aynen doğdu) *Güçlü karakterin ve olumlu zihinsel tutumun iş yaşamındaki en büyük gücün olacaktır. (alçakgönüllü olamayacağım, bunu biliyorum) *Zihinsel potansiyel ve ruhsal güçlerinizin farkına varın.(onu da biliyorum ama üztüne düşmüyorum) *Başarının bildiklerini uygulamaya geçirmek olduğunu unutmamalısın (asla unutmadım ki) Yorum sizin :) Hoşuma gitti bu :)

Ceza

      Hafta sonu teyzemler geldiler demiştimya,nerdeyse bu haftanın hergününü birlikte geçirdik. Her akşam iftarı birlikte açtık, şimdi düşünüyorumda, o güzelim sofraları ölümsüzleştirmeyi unutmuşum. Elime hiç fotoğraf makinesi almadım desem, doğru olur. Dün sabah, annem ve babamı da alıp Trabzon'a, 4-5 günlüğüne gittiler. Nasıl içim eridi, nasıl bende orda olmak istedim anlatamam ama iznim az kaldı, üstelik arabaya da sığmazdık :(
     Ankara da bir başımıza kalakaldık, malum Ramazan ayı, sokaklar terkedilmiş, sadece marketlerde çümbüş var. Evde olanlar günü nerdeyse uyuyarak geçiriyor(çocukluları bunun dışında tutuyorum), işte olanlarsa ağzından tek bir kelime çıkmadan günü bitiriyorlar, günler çok uzun ve oruç tutmak çok zor, Allah kolaylık versin bu sıcakta, bu kadar uzun saatlerde oruç tutanlara ve kabul eylesin oruçlarını.
     Kuzum anneannesinden geleli huzursuz ve aksi. Sanırım orda alıştı rahatlığa, kuralsızlığa ve kreşsizliğe. Dün akşam 1 saatlik bir ceza verdim sonunda. Uyku odasında 1 saat kalma cezası. Tabi O saat kavramını bilmediğinden 15dk. sonra çağardım yanıma ve iyice konuştum. 1 saat bitti mi anne? dedi, bitti deyip karşıma oturttum. Kibar bir kız olup, emirli konuşmamasını, yemek saatinde yemek, oyun saatinde oyun olması gerektiğini anlattım uzunca, söz verdi yine, birdaha yapmayacakmış...Kaç gündür söz veriyordu, bir daha yapmıyacağım diyordu ama birkaç saat sonra tekrarlıyordu yaptıklarını. Bu cezanın işe yaradığını düşünüyorum...umarım.

11 Temmuz 2013 Perşembe

Ayaş Yollarından....

      Öncelikle Ramazan-ı Şerifi miz mübarek olsun herkese.Biz geçen hafta kızımıza kavuştuk, yine dolu dolu günler geçirdik ailece. Cuma günü yemek sonrası bisiklet turu yaptı küçük hanım, çok becerikliydi maşallah, üstüste defalarca turlar yaptı.
     Ertesi gün, İstanbul dan teyzem ve kızı gelmişler annemlere, onları ziyarete gittik. Orda yiyip içtik, sonrada hepberaber AOÇ.de Tigem e gittik çay içmeye. yine trombolin de zıpladı, parkta oynadı.
     Ertesi günde kuzumun büyükbabası ve büyükannesi geldiler, hepberaber alt komşumuzun Ayaş taki çiftliğine gittik. kuzum Şuayip Abiye, Şabit Abi diyor :)))İnanılmaz bir gündü bizim için. Biz haricinde 2 aile daha davetliydi, onları sırf aşkım için çağardılar ki biraraya gelelim. Çünkü Aileden biri Ud, diğeri Kanun çalıyor. Öncesinde bahsini işittiğimizden, aynı anda görüşmek istedik. Çok çok zevkliydi, yaklaşık 5 saat, nerdeyse aralıksız şarkı söyledi aşkım. Fatma ablamın ellerine sağlık, nasıl özenmiş, nasıl güler yüzlüydü sağolsun.
     Öncelikle çıkılmadık ağaç bırakmadık, yenmedik meyve hiiiiç kalmadı :))) Diğer bahçeleri de gezdirdiler, bayıldık, hem şehre bu kadar yakın olup, hemde tamamen köy havası olan bir yerdi. kuzum; Şabit abinin biiir çitliği var, çitliğinde tavukları var...diyerek şarkısını söyledi.

1 Temmuz 2013 Pazartesi

1 Hafta Kadar Yok

     Yine dolu dolu bir hafta sonu daha geçirdik. Yaz mevsimini seviyorum, her ne kadar bizi sıcaklığı yakıp kavursa da, kardan kıştan iyi...incecik giyinip çıkıyoruz, hele şu terlikleri giyip dolaşmak gibisi yok...birde tatile gidebilsek...keyfimize diyecek yok :)
*****Cumartesi sabah kahvaltısından sonra, erkenden babamın kiraya verilecek olan evine gittik, ustalarla konuşup tadilat yaptırmaya. Ustalar işe başlayınca, ben de kuaför işlerimi hallettim. Sonra da kuzumu almaya gittik anneme. Çok çok özlemişim yavrumu,O da bizi. Öpüştük koklaştık bol bol. Kilo almış bir haftada, hatta göbeği çıkmış kuzumun, bebeklik dönemi hariç, göbekli görmeye alışık değiliz, çok hoşumuza gitti, açıp açıp sevdik göbüşünü :))
     Yumurta yutmuş yılan misali bir göbeği var :)))Annemi de alıp yeşillikler içine gittik hepberaber :)  yine çeşmesinde saatler geçirdi, ıslandı, bol bol oynadı, bana çiçek topladı.
     Pazar günü, uzun süre ara vermek zorunda kaldığımız yüzme kursuna gittik. bu sefer çok niyetli girdi havuza, öncesinde epeyce telkinde bulunduk, hatta ben biraz tehdit ettim :)) 1 saatin sonunda almaya gittiğimde, öğretmeni ile havuzun içinde olduklarını görünce çok sevindim. Çünkü yanlarına gitmeden aşkım ile bir karar almıştık; Eğer suya girip birşeyler öğrendiyse devam ederiz, girmediyse seneye kadar ara verelim diye. Ama tamda istediğimiz gibi oldu, ben yanlarına gidince, öğrendiği marifetleri sergiledi. 'anne bak ben ne yapıyorum' diye diye gösterdi hepsini.

     Kenarlardan tutunup havuzda ilerledi, yüzünü suya sokup sokup çıkardı, havuza kendi girdi ve çıktı. Tabi havuzun olimpik oluşunu bilerek düşünürseniz...ben bile cesaret edemiyorum böylesine. Ayrıca yüzücü tahtasıyla ayaklarını çırparak ilerleyişini de gösterdi. Öğretmeni, bunun büyük bir gelişme olduğunu söyledi, çünkü daha önceki gidişlerinde, öğretmenine kene gibi yapışarak suya giriyordu. Malesef ilk derste suda batmasını unutamamıştı kuzum. 2 hafta daha açıkmış havuz. Çok birşey beklemiyoruz ama korkusunu yenmiş olması dahi yeterli bizim için.
     Kuzum havuzdayken, bizde karnımızı doyurduk, kuzumuza da pizza ısmarladık, paketleyip aldık yanımıza. Çıkınca ilk olarak çok acıktığını söyledi.'anne babam bana pizza siparişi versin' deyince çok şaşırdım :))) İçine doğmuş kuzumun, 'ısmarladı bile' dedim. Çimlere oturup bir güzel yedi, hatta çok büyük bir iştahla maşallah :) Sonra sevdiği elbiseyi giydi, anneannesine süslü gidecekmiş pıtırcığım. Uyku saati geçtiğinden, daha biz yokda iken uyuyakaldı arabada.

     Yolda yaptığımız konuşmalar sonucu, annemlerin tadilat ve badana işi bitmiş, usta aşkımı bekliyormuş. Bizde annemi ve temizlik malzemelerini alıp eve gittik, kuzu hazır uyuyorken ben giriştim temizliğe. Boş ev olunca çokta kolay oldu, hatta eğlenceli oldu temizlik yapmak, annem, aşkım ve yeğenim Ceren le, hepbir koldan bitirdik işi. Bu arada kuzum uyandı, hazırlanıp veda ettik onlara. kuzum nasıl hemen anneannesinin kucağına atladı...bakakaldık, tabi gitmeden öpücüğünü verdi, eşyalarının hepsini alıp almadığını kontrol etti ve gitti gözümün nuru, evimin neşesi...bir hafta daha anneannesinde kalıcak...sonra tatile kadar kreşe devam edicek inşallah.

NOT: aşkım 1 haftada 3 kilo verdi, maşallah diyorum, sadece bir tur yürüme ve ekmeği keserek. Beni sormayın, ben hiçbirşeyi kesmedim ama azda olsa yürümek pek işe yaramamış, çokta istekli değilim zaten, amaç aşkımı yüreklendirmek :)